Ligde 28. Hafta maçlarında zirve yarışı kıyasıya devam ederken, Galatasaray – Gaziantepspor maçının son anları nefes kesti , Fenerbahçeise alışılan vasat, ruhsuz futbolunu sürdürdü.
Beşiktaş deplasmanda Denizlispor’u 5-1 ile geçti ve Avrupa Kupaları iddiasını sürdürdü. Özellikle maçın ikinci yarısındaki etkili oyunuyla sonuca giden siyah beyazlılar 2 maç aranın ardından da galip gelmiş oldu. Burak ve Ljajic ikilisinin lider oyunu Beşiktaş’a farklı galibiyeti getirdi. Genç eldiven Ersin’in kalede güven vermesi de takıma çok olumlu etki etti. Beşiktaş önümüzdeki sezon 2-3 tane yapacağı iyi transferle çok rahat zirveye oynar. Bu takımı dağıtmadan yapılacak nokta atışı transferler Sergen Yalçın’ı şampiyonluğa götürebilir.
Ankaragücü evinde lider Başakşehir’i ağırladı. İlk yarıyı 1-0 önde tamamlayan temsilcimiz maçtan maalesef 2-1’lik yenilgi ile ayrıldı. Kayserispor’un bir diğer temsilcimiz Gençlerbirliği’ni yenmesinin ardından son sıraya gerileyen Ankaragücü için pandemiden önce, ligin ikinci yarısının hemen başında yakalanan olumlu hava yok olmuş durumda. Umarım kalan haftalarda toparlarız ve ligde kalan takım Ankaragücü olur.Başakşehir ise maç fazlasıyla liderliğe ulaştı. Önümüzdeki hafta Galatasaray maçından da 3 puan alırsa, Başakşehir bana göre kupanın bir kulpundan tutar.
Haftaya öyle bir maç var ki her iki takım içinde yarım sıfır olsun bizim olsun maçı.
Fenerbahçe Kasımpaşa’ya deplasmanda 2-0 mağlup oldu. Fenerbahçe’nin oyununda sanki lige 3 aylık ara verilmemiş gibi bir görüntü var. Kötü ve ruhsuz oyun takımda hiç değişmeden devam ediyor. Artık tam bir hayal kırıklığına ulaşan Ali Koç yönetiminin anlaşılmaz kararları ile gelinen noktada, takımın başında kim var? Oyuncuları kim yönlendiriyor ? Tahir Karaçam’ın görevi ne ? Volkan Demirel, MarcoAurelio ne iş yapar ? Emre oyuncu mu teknik direktör mü sportif direktör mü ?vb.anlaşılmaz sorularla dolu bir takım var karşımızda. Bana göre tam bir lise futbol takımı haline gelen Fenerbahçe’de sahada ki futbolcuların hesap verme gibi bir dertleri yok, saha kenarında lise son sınıf abileri Emre ve Volkan var, maç bitince herkes dağılıyor ve kimsenin hiç bir şey umrunda değil. Görünen tablo tam olarak bu. En kötüsü ise özellikle son 2 senedir kötü futbolcularla doldurulan takım için zerre kadar, tünelin ucunda ışık görünmüyor. Kalan maçlarda da Fenerbahçe muhtemelen 1 galibiyet 2 mağlubiyet gibi sezonu bitirir. Maçların taraftarsız oluşu ise sarı lacivertliler için bence büyük avantaj. Çünkü taraftarın önünde bu lise takımı maçları muhtemelen tepkiden bitiremezdi. Son 6 haftada 16 puan alan Kasımpaşa ise müthiş bir seri yakaladı.
Bu sezonun en ilginç maçlarından olan Galatasaray – Gaziantepspormaçı 3-3 sona erdi. Son anları uzun yıllar unutulmayacak maçta sarı kırmızılı ekip şampiyonluk yolunda 2 puan daha bıraktı ve Başakşehir’in 8 puan gerisine düştü. İlk yarısı normal tempoda ve Galatasaray’ın 2-1 üstünlüğü ile sona eren maçta ikinci yarı hakkaten çok ilginçti. Dakika 66’da fark ikiye çıktı, 78’de durum 3-2’ye geldi. Bu dakikaya kadar Ahmet Çalık’ın kırmızı kartı ve Mariano’nun sarı kart ile cezalı duruma düşmesi de önemli notlar arasında yerini aldı. Maçta uzatmalar oynanırken Gaziantepspor 3-3’ü buldu pozisyon VAR’a gitti gol iptal oldu. Sonra kaleci Okan’ın tecrübesizliği ile ilk defa gördüğüm 6 saniye kuralı işledi ve en direk serbest vuruş kazanan konuk ekip barajdan dönen topta, oyuncu yerde kaldı ve penaltı kararı çıktı. Temdit penaltısı ile sonuç 3-3’e geldi ve 10 kişi Galatasaray 90+15’te yıkıldı.
Haftaya tamam mı devam mı maçı haline gelen Başakşehir maçı öncesi önemli oyuncular kaybeden Galatasaray bakalım zirveye tekrar tutunabilecek mi?
VAR sistemimiz ise yine tüm rezilliği ile devam ediyor. Eğer maçta kritik bir pozisyon ya da atılan gol incelenecekse, gidip çay koyabilir ya da telefonunuzla ilgilenebilirsiniz. Oyundan soğutan ve izlediğini en az 4-5 dakikada anca anlayabilen hakemlerimiz olduğu sürece bu sistem de böyle gidecektir. Maçı izlerken rahatlıkla karar verdiğimiz pozisyonu, her açıdan maçı izleyen VAR ve AVAR hakemleri bir türlü karar veremiyorlar. Nihat Özdemir yönetimi futbolumuzu çoktan batırdı. Bence TFF başkanı işten anlayan Saffet Sancaklı gibi isimlerin olmalı.
Pandemiden sonra her hafta olduğu gibi yazımızı kritik üçlüyü hatırlatarak bitirelim.
TEMİZLİK + MASKE + MESAFE
