Kızılcahamam'da yaban hayatını tanıtan genç doğacı Doğanay Vural yine basının gözdesi oldu. Doğanay Vural gündeme bamba gibi düşen Yaban hayatı ile bugün ulusal basında yer aldı.
Çocuk yaşta tanıştığı doğada yıllardır yaban hayatını ölümsüzleştiren Doğanay Vural, ormanın derinliklerine kurduğu fotokapanlarla Başkentin yanıbaşındaki yaban hayvanlarını görüntülüyor.
En büyük hayali görüntülenemeyen endemik hayvan türlerini fotoğraflamak olan 18 yaşındaki doğa tutkunu, veteriner hekim olup, yaban hayvanlarını iyileştirmek istiyor.
Ankara'nın Kızılcahamam ilçesi, çeşit çeşit yaban hayvanına ev sahipliği yapıyor. Her yaştan doğa tutkununu bir araya getiren Dede Doğa Team yıllardır Kızılcahamam ormanlarında yaban hayvanlarını görüntülüyor. Ekip düzenli aralıklarla ormana bıraktıkları yiyeceklerle yaban hayatına da katkı sağlıyor.
Grubun en genç üyelerinden 18 yaşındaki Doğanay Vural, küçük yaşta tanıştığı doğadan kopamadı. Her geçen gün doğaya ve yaban hayatına merakı artan genç doğasever, 1600‘lü rakımlarda ormanın derinliklerine kurduğu fotokapanlarla çeşit çeşit yaban hayvanını görüntülemeyi başardı. Yaşıtlarının aksine teknolojik ürünlere bağımlı bir hayat yaşamayan Vural, boş zamanlarını doğada geçiriyor. Her gün düzenli olarak orman yürüyüşüne çıkıp fotokapanları kontrol eden Vural, büyük bir heyecanla kameraya takılan hayvanları inceliyor.
Yaban hayvanlarından korkmadığını ifade eden Doğanay Vural, yıllar içinde hayvanlarla aralarında bir bağ oluştuğunu söyledi. En büyük hayali Türkiye'nin yaban hayatını ölümsüzleştirmek olan Vural veteriner hekim olup yaban hayvanlarını iyileştirmek istiyor.
“Kızılcahamam'da bulunan 4 çeşit akbabayı biz bu ortamda görüntülemeyi başardık”
Küçüklüğünden bu yana doğayı çok sevdiğini, doğada bulunmaktan mutlu olduğunu söyleyen Vural, “Doğadaki hayvanlarla vakit geçirmek benim gerçekten çok hoşuma gidiyor. 2016 yılından bu yana doğada çekim yapıyorum. Kurduğumuz Dede Doğa Team ile doğadaki hayvanları görüntülemeyi başardık. Hedefimiz bugüne kadar görüntüleyemediğimiz endemik türleri görüntülemek. Bu grup doğayı seven ortak bir kitle arasında meydana geldi. Bu grubu Dede lakaplı Yunus ağabeyim önderliğinde kurduk. Biyolojik çalışmalarınız devam ediyor. Kızılcahamam'da bulunan 4 çeşit akbabayı biz bu ortamda görüntülemeyi başardık” dedi.
“Sevdiğim için bana zarar vereceklerini düşünmüyorum”
Kızılcahamam'da yaptıkları çalışmalarda vaşak, kurt, akbaba, boz ayı, geyik, tavşan, sansar, porsuk, kartal gibi birçok yaban hayvanını görüntülemeyi başardıklarını belirten Vural, "İlk kez bir boz ayı ile karşılaştım. Arkadaşlarım vardı görür görmez üzerine koştum fotoğraflamak için. Arkadaşlarım neden koşuyorsun dediler. Ben korkmadan atladım. Onları çok seviyorum. Sevdiğim için bana zarar vereceklerini düşünmüyorum. Bu hayvanlar, insanları zararlı bir varlık gibi algılamışlar. İnsanları görünce kaçıyorlar. Biz 2016 yılından 2019 yılına kadar Dede Doğa Team olarak onları gözlemledik, zor zamanlarında yanında olduk" diye konuştu.
“İnternette geçirdiğiniz 1 saat ile doğada geçtiğiniz bir saat arasında dağlar kadar fark var”
Yaz kış demeden ormanlara düzenli aralıklarla yiyecek bıraktıklarını söyleyen Vural, “Yaban hayatına da katkı sağladık. Onlar bunu biliyor. Gerçekten biliyorlar, bizden kaçmıyorlar. Onları devamlı görüyoruz. Bu işe ilk başladığımızda iki ay bekliyorduk. Görüntülemek için. Şimdi aramızda bir bağ oluştu. Ormanda dolaştığımızda karşımıza çıkıyorlar. Etrafımdaki kişiler deli misin diyor. Bazı arkadaşlarım internet kafeye gidelim diyor. Ben de onlara şöyle diyorum. İnternette benim için zaman kaybı doğada kafamı dinleyeceğim bir alan oluyor. İnternette geçirdiğiniz 1 saat ile doğada geçirdiğiniz bir saat arasında dağlar kadar fark var” şeklinde konuştu.
“Doğa sevgisini gençlere aşılamayı hedefliyoruz
Gelecekte yaban hayvanlarını iyileştirmek için veteriner hekim olmak istediğini ifade eden genç doğa tutkunu, “Dede Doğa Team olarak asıl amacımız gençlere doğayı anlatmak, doğaya farkındalık oluşturmak. Geniş bir kitleye ulaşarak biz yaban hayatını korumayı hedefliyoruz. İnsanlarla bilinçli bir şekilde hareket edildiğinde, geniş bir kitleye ulaştığımızda yaban hayatını koruyacağımıza inanıyorum. İlk başladığımda ben bir şey görüntüleyemiyordum. Hayvanlardan korkmamayı onları sevmeyi öğrendim bu süreçte. Biz Türkiye fotokapancılar grubunu kurduk. Buradan büyük bir kamp hazırlığımız. Yaban hayatını korumayı doğayı korumayı anlatacağız. Doğayı seven sevmeyen herkesi bekliyoruz. Anadolu parsının Doğu bölgesinde olduğu biliniyor. Ekibimizle o bölgeye bir hafta çekim için kampa gideceğiz. Doğa sevgisini herkese aşılamayı amaçlıyoruz" ifadelerini kullandı.