banner94
ANKARA’NIN MELİKİ
 
              MUHYİDDİN (MUHİDDİN-MUİNİDDİN) MESUT: 1186-1204
             Selçuklu Sultanı ll.Kılıçarslan Anadolu Türk birliğini kurmasından sonra geleneklere göre ülkeyi 11 oğlu arasında taksim etti.Kılıçarslan sultan sıfatıyla Konya’da oturmakta, oğulları ise kendisine tabi birer Melik olarak atandıkları şehir ve yönetimleri altında tutmakta idiler. Bu hukuki statüye göre her melik kendi adına hutbe okutup, para bastırmakta, yaptırdıkları binalara kitabe yazdırmakta komşu ülkelerle ilişkiler kurmaktaydılar.Taksim nedenleri arasında Melikleri daha sonra üslenecekleri idari ve askeri görevlere önceden hazırlamak, sorumluluk vermek, devlet idaresi konusunda iyi yetişmelerini ve tecrübelerini artırmak amacı da vardır.
             Sultan ll.Kılıçarslan Ülkesini oğulları arasında şu şekilde taksim etti;
Kutbettin Melikşah               Sivas-Aksaray
Ruknettin Sülymanşah        Tokat ve havalisi
Nurettin Sultanşah               Kayseri bölgesi
Mugisiddin Tuğrulşah           Elbistan
Mu’izzeddin Kayserşah        Malatya
Muhyiddin Mesudşah           Ankara
Necmettin Berkyarukşah     Niksar-Koyulhisar
Nizamettin Argunşah            Amasya
Muzafelettin Aslanşah          Nigde
Sucaeddin Sancarşah          Ereğli
Gıyasettin Keyhusrev           Uluborlu-Kütahya
           Türklerde kut’un şahış üzerine değil de hanedan üzerine olması, saltanat ve verasetin net olmayışı, meliklere çok geniş yetkiler verilmesi, merkezi otoritenin zayıflaması, devlet ileri gelenlerinin etkisi, dış etkenler ve meliklerin kişilikleri, ihtirasları kardeşler arasında çekişmelere ve savaşlara yol açmıştır.
            Ankara Meliki Muhiddin Mesud, büyük bir devlet adamı, kahraman bir asker ve sanatçı dostu bir Melikti. Diğer Bey’ler birbiriyle uğraşırken O, Bizans üzerine sürekli gaza yapmıştır. Kayı ve Osmanlı bu yoldan ilerlemiş ve cihan hakimiyeti kurmuştur. Meliklik sınırlarını Çankırı, Bolu, Eskişehir, Kastamonu bölgelerini kapsayacak şekilde büyütmüştür.Kızılcahamam (Yabanabat) bölgesine, Devrek ve Safranbolu’ya kadar Oğuz-Türkmen boylarını yerleştiren, yeni köyler kuran kişi Muhyiddin Mesud’dur.
            Muhyiddin Mesut zamanında Ankara, Yabanabat ve Kastamonu civarına binlerce çadırlık Oğuz Türkü; otoritenin sağlanması ve güvenlik amacı gözetilerek, Boy ve aşiretler harmanlanarak yerleştirilmiştir. Bu harmanlama köylerimizde sık sık rastladığımız sülale çekişmelerinin nedenlerinden birini oluşturmaktadır.
            Ankara’yı ilim ve sanat merkezi haline getirmiştir. Ankara Meliki olan Muhyiddin Mesut adına hutbe okutmuş ve, para bastırmıştır. Ankara şehrini baştan sona imar ederek geliştirmiş, güzelleştirmiştir. Sanat ve edebiyat ehlini Ankara’ya davet etmiş, kültürel merkez olmasını sağlamıştır. Bu dönemde Ankara’da yetişen sanatçılar Enguriyei lakabıyla tanınır olmuşlardır. Bedi-i, Muhyevi-i, Mahmud-i, Ebu Hanife-i Engüriye gibi şairler ve alimler bunlara örnektir. Ankara bu dönemde en parlak günlerini yaşamıştır.
               Yabanabat bölgesine kendi sülalesi başta olmak üzere bizlerin büyük bölümünü yerleştiren, İç çekişmelerle ve kardeşleriyle saltanat mücadelesi girişmek yerine ,Bizans üzerine sürekli seferler yapan bu haliyle gelecek Osmanlıya örnek olan bu büyük Devlet adamı büyüğümüzün bölge insanımıza anlatılması için toplantılar yapılması,yazılı ve görsel eserler oluşturulması ve Bir parkımıza veya kalıcı bir salonumuza adının verilmesini öneriyorum.
             Gelecek yazımda bizler için yine çok önemli olan, bizden biri Sultan Alaaddin Keykubat’ı yazmaya çalışacağım.
             Rabbim bizlere çekemeyeceğimiz yükleri yüklemesin.
 
                                                                                                                            Selim ŞENOL
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
Avatar
mecit özkan 2012-05-25 11:31:33

yazılarınızı hayranlıkla okuyorum. tarihçemiz ve millet olmanın duygularını tekrar tekrar hatırlattığınız için iyiyki varsınız diyorum.

banner83

banner26