RAMAZAN VE SORUMLULUK  

RAMAZAN VE SORUMLULUK  
 
Kamerî ayların dokuzuncusu olan Ramazan ayı,“yılın en sıcak günleri”, “bol sağnak yağmurların yeryüzünü tozlardan temizlemesi”, “ kılıcın daha da keskinleşmesi için iki yalçın kaya arasında dövülmesi” gibi anlamlara gelmektedir (D.İ.A. XXXIV,433-437). Bu sebeple Ramazan, zahmet ve rahmetin adı olmuştur. Aynı zamanda; iki büyük olay arasında nefsin terbiyesini de ifade etmektedir. Zahmet karşısında sabır ve metanetin, rahmet karşında şükür ve sadakatin eğitimidir adeta Ramazan ayı.  Kur’an’ı Kerim’de Ramazan Ayı ayrıca vurgulanmaktadır. Mübarek ve şerefli bir ay olduğu, insanlara doğru yolu gösteren ve hakkı bâtıldan ayıran Kur’an’ın indirildiği ay olarak belirtilip, bu aya ulaşanların oruç tutması emredilir(Bakara 2/185). Hadis kaynaklarında da Hz. Peygamber’den nakledilen, ramazan ayının fazileti, başlangıcının ve sonunun nasıl tesbit edileceği, süresi ve bu aya mahsus ibadetlerle ilgili çok sayıda rivayet yer almaktadır.      Resûl-i Ekrem, “mübarek bir ay” olarak nitelendirdiği ramazan ayı girdiğinde cennet kapılarının açılıp cehennem kapılarının kapandığını ve şeytanların bağlandığını (Buhârî, “Ṣavm”, 5; Müslim, “Ṣıyâm”, 1, 2), inanarak ve karşılığını Allah’tan bekleyerek ramazan orucunu tutan kişinin geçmiş günahlarının bağışlanacağını (Buhârî, “Ṣavm”, 6; Müslim, “Müsâfirîn”, 175) haber vermektedir. Toplumsal olarak Ramazan Ayına ayrıca bir önem veririz. Birlik ve beraberliğin, dayanışma ve yardımlaşmanın, akraba ve komşuluk bağlarının pekiştirildiği, gönüllerde şefkat, merhamet, sevgi ve hoşgörünün bir kat daha arttığı özel bir zaman dilimidir. Zekât ve sadakalarımızı bu ayda vermeye gayret gösteririz. İbadetlerimize biraz daha fazla özen göstermeye çalışırız. Kendimizi muhasebeden geçirmeye fırsat sunan oruç ibadetiyle adeta yeniden kendimize bir yolculuğa başlar; hata ve kusurlarımızı düzeltmeye niyet ederiz. Geldiğinde sevinç ve heyecanın giderken şükür ve hüznün yaşandığı kutlu bir aydır Ramazan. Ramazan İslam ile hayat bulan gönüller için bir nimettir. Allah’ın bizlere sunduğu; evveli rahmet ortası mağfiret ve sonu da cehennemden azad olacağımız, bir fırsattır. Bin geceden hayırlı; bir ömre bedel anları yaşayabileceğimiz bulunmaz bir nimettir Ramazan. Rabbimizin verdiği rızık ile açtığımız iftarlar, o’nun bize olan şefkat ve merhametini hissettirir yüreğimizde. Sahur ile başlayan sabır imtihanımız O’nun yardımıyla, nasılda ayakta kalabildiğimizi gösteren şükür vesilesidir. Gün içerisindeki zahmetimiz bir anda rahmete dönüşür de gönüllerimizde hissettiğimiz sekînet, tarifi zor duyguların sebebi oluvermektedir. Misafirlerimizle şenlenen sofralarımız, bereket denilen şeyin nasıl da büyük bir nimet olduğunu gösterir bizlere. Muhabbet ve heyecanla doldurduğumuz camilerimiz; birlik olmanın, aynı bayrak ve kubbe altında yek vücud olabilmenin, ümmet dediğimiz şeyin nasıl bir millet olduğunu öğrettiği, gönül evimiz oluverir teravihler ve mukabeleler ile. Hep bir ağızdan terennüm edilen tekbirler, salavatlar, ilahiler, kasideler aşkımızın, heyecanımızın tercümanı oluverir inlerken kubbelerde. 
Her nimet aslında bir sorumluluktur. Nimete sahip olmak, onu gereğince değerlendirmek, elde edilen neticelerin ahlakımıza yansıması gibi her nimetin kendi cinsin bir takım sorumlulukları da doğal olarak beraberinde gelmektedir. Oruç tutmak, namaz kılmak, iftar yapmak, teravihe gidebilmek, Kur’an okumak, paylaşmak, birlikte yaşayabilmek, bayram gününe kavuşabilmek; her biri ayrı birer nimet olmakla birlikte daha başka nimetlerinde sebebi veya sonucu olabilmektedir. Sağlık nimeti oruç nimetinin sebebi, zenginlik zekât ve sadakanın sebebi, aile olmak akrabalığın ve dayanışmanın sebebi olabiliyor. Aynı zamanda oruç nimeti iftar ve bayram nimetinin de sebebi olmaktadır. Her nimet hem bir sebep hem bir sonuç olabiliyor. Ulaşılan her bir nimet Allah’a şükür sebebi olurken Şükür nimeti de Allah’ın bereketine ve rızasına sebep olmaktadır. Sorumluluklarımız sadece Ramazan ayına özel kılınmamıştır. Ramazan ayının dışında da daha birçok sorumluluklarımız vardır. Fakat ramazan bize diğer bütün sorumluluklarımız da hatırlatıcı bir etkiye sahiptir. Sağlımızın değerini bilmek, ailemizin kıymetini bilmek, devletimizin ve bayrağımızın kudretini görebilmek, millet olarak birlik ve kardeşliğimizin önemini fark edebilmek birer sorumluluktur. En yakın komşumuzdan en uzak diyarlardaki din ve vatan kardeşlerimize kadar, sahip olduklarımızın paylaşılınca değer kazandığı hissedebilmek insanî ve dinî sorumluktur. Alışverişte dürüst ve adil olmak, çevremizi temiz ve yaşanılabilir kılmak, sahip olduğumuz imkân ve nimetleri doğru ve yeterli değerlendirmek, yine Ramazan’ın hatırlattığı sorumluluklarımızdandır. Geleceğimizin umudu olan evlatlarımızı, milli ve manevi değerlerine uygun, güzel ahlak sahibi bireyler olarak yetiştirebilmek de yine Ramazan’ın hatırlattığı sorumluluklarımızdan olup bu konuda bize Ramazan her bir anıyla bulunmaz imkân ve fırsatlar sunmaktadır. Sorumluklar bize birer eziyet ve problem kaynağı değil aksine nice güzelliklere erişmekte birer vesiledir. Tıpkı Ramazan ayının bize nice büyük fırsat ve nimetler için vesile olduğu gibi. Sorumluluk bir yük değildir; orucun gündüz bedenimize ve ruhumuza yük olmadığı gibi. Sorumluluk kendinden vazgeçmek değil kendin olabilmektir tıpkı Ramazan’da kendin olabildiğin gibi. Oruç sadece sana ait bir eylemdir. Sorumluklarını yerine getirmek de yine sadece sana ait ve seni sen yapan eylemlerdir. Cömertlik nasıl ki malın azalması değil bereket ve lezzet bulması ise sorumluluklarımızın her birisi aynı şekilde ömrümüze ömür katan nimetlerdir.  Allah verdiği nimetlerin kıymetini bilmeyi, gereğini yapabilmeyi ve bu sayede daha nice nimetlere erişip en büyük nimet olan rızasını kazanabilmeyi nasip etsin. Zor ve fedakârlık gerektiren bu salgın sürecini de en kısa zamanda hayırlısıyla atlatabilmeyi, daha nice sağlıklı ve huzurlu günlere kavuşabilmeyi bahşetsin. Mahzun geçen bu Ramazan günlerimizi sevinç ve coşku dolu sağlıklı bir Bayram sabahı ile lütûflandırsın. Sorumluluklarımızı yerine getirebilecek imkân ve kudreti, hatalarımızı telafi edebilecek nice doğru-güzel davranışlar yapabilmeyi nasip etsin.  
 
         Eyyüp AYAZ          İlçe Vaizi