banner94


 

FOS ÇIKTI ERGENEKON,

FOS ÇIKTI ÇEMAAT,

AKP ONDAN DA FOS

FOSU ÇIKTI HUKUK,

FOS ÇIKTI DİNDAR OLAN,

DEVLET ONDAN DA FOS

 

Hızır’la Kırk Saat’in 2. Bölümün’den

Ey yeşil sarıklı ulu hocalar bunu bana öğretmediniz 
Bu kesik dansa karşı bana bir şey öğretmediniz 
Kadının üstün olduğu ama mutlu olmadığı 
Günlere geldim bunu bana öğretmediniz 
Hükümdarın hükümdarlığı için halka yalvardığı 
Ama yine de eşsiz zulümler işlediği vakitlere erdim 
Bunu bana söylemediniz 
İnsanlar havada uçtu ama yerde öldüler 
Bunu bana öğretmediniz 
Kardeşim İbrahim bana mermer putları 
Nasıl devireceğimi öğretmişti 
Ben de gün geçmez ki birini patlatmayayım 
Ama siz kağıttakileri ve kelimelerdekini ve sözlerdekini 
nasıl sileceğimi öğretmediniz

………………………………………… 

Sezai Karakoç

 

Sükûtu hayale mi uğradım, ne bekliyordum ki, bekleyip durduğum bunlar değil miydi? Yıllardır karanlık günlerin geleceği korkusuyla uykularım kaçmadı mı? Şimdi gelince o günler neden bu kadar şaşkınım, şaşkın mıyım? Yok değil. Tedirgin belki biraz, bekleyip göreceğiz, görelim Mevla’m neyler, neylerse güzel eyler.

 

Söylenen söylendi, anlayan anladı söyleneni, dahası söylense anlamayan yine anlamayacak, öyleyse geçelim, yerel gündemimize dönüverelim.

 

Belediye ne iş yapar? Acil olan nedir? Temel meseleyi anlattık. Temel mesele Türk milletinin gerçekten başının çaresine bakabilen, kendisini var eden varlığının biricik sebebi olan misyonuna sahip çıkması meselesidir. Bu gerçekleşmediği takdirde çok yakın gelecekte Türk’lük özünü, kendini, vatanını, devletini kaybetme ihtimaliyle yüz yüze gelecektir.  Bu ihtimali ortadan kaldırmaya gücümüz yetmiyor. “Haykırsam kollarımı makas gibi açarak, durun kalabalıklar bu cadde çıkmaz sokak” diyemiyoruz, diyenleri dinleyen yok.

 

Bu şartlar altında yerel olarak yapılabilecek nedir? Demokrasi ahlak temelli bir iyi yönetim şeklidir. Türkiye gibi ahlak probleminin tavan yaptığı, en beklenilmeyecek insanların en beklenilmeyecek ahlaksızlığı fütursuzca yapabildiği bir ülkede sağlıklı bir demokrasiyi işletmek, demokrasi yoluyla iyi yönetim sonuçlarına ulaşmak mümkün değildir. Ama başka çaremiz yok, bu deveyi bu şekilde güdeceğiz. Yerel seçimle belediye başkanları seçilecek. Bu şartlar altında yapılması gereken her halükarda makamının hakkını verebilecek birini belediye başkanı olarak seçmektir. Bu her zaman böyledir.  Ama şu kritik süreçte, olabilecek en kötü şartlarda liderliği tasvip edilen, eksiklerini başkalarıyla tamamlamaktan gocunmayacak bir liderliği oluşturmak gerekiyor.

 

Belediye seçimiyle birlikte beldenin seçilmiş bir başkanı olacak. Bu başkanın etrafında birlik ve beraberliği tesis ederek, vatanın, milletin ve devletin ihyası için gayret etmek gerekiyor. Çocukların etrafında bir dünya kurmalıyız, okulların etrafında teşkilatlanmalı, okul aile birliklerini en verimli şekilde çalıştırmalıyız. Çocuklarımızı boş meşguliyetlerin pençesinden kurtaracak yollar bulmalıyız. Çocuklarımızı teşkilatlı bir millet olmaya hazırlayacak, bunu hayat tarzı haline getirmelerini sağlayacak şekilde teşkilatlanmaya teşvik etmeliyiz. Çocuklarımız gruplaşmayı, grup çalışmasını, hayırda yarışmayı, rekabeti, gerektiğinde güzelce, mertçe, kavga etmeyi, ittifaklar kurmayı yaşayarak tecrübe etmeli, her hâlükârda millet olmanın kıymetini bilecek ve bir millet hayatını yaşayacak şekilde yetişmeli. Hiçbir insanı başıboş bırakmayacak, vatanın bir karış toprağını israf etmeyecek, kirletmeyecek tedbirler almalıyız. Bunun için her şeyin envanteri çıkarılmalı, belediye bir bilgi deposu haline getirilmelidir. İlçe merkezinden köylere doğru genişleyecek, insanı, toprağı, elimizin altındaki bütün yaratılmışları Allah rızasını gözeterek, insanca, Müslümanca kullanacak, canlı ve verimli bir milli Pazar oluşturacak hamleler, projeler yapmalı acilen uygulamaya koymalıyız. Bize verilmiş hayatın hakkını verecek şekilde insanca yaşamak temel şiarımız olmalı.

Enerjiyi verimli bir şekilde kullanacak, enerji tasarrufu sağlayacak yalıtım kampanyası yapılmalı, en kısa zamanda Kızılcahamam’ın evleri enerji karnesi alabilecek hale getirilmelidir.

 

Kızılcahamam’ın toprağını suyunu en verimli şekilde kullanmanın yolları acilen tespit edilip, bu tespitler doğrultusunda acilen harekete geçmek gerekir. Ekilmeyen dikilmeyen toprak parçası kalmamalı, ihtiyarlara terkedilmiş köyler en azından 20-30 yıl önceki canlılığına kavuşturulmalıdır. Resmi dairelerde daha verimli çalışmayı sağlayacak mesai düzeni oluşturulmalı, oluşacak boş vaktin toprakla, doğayla haşır neşir olarak doldurulması sağlanmalıdır. (Küçük şehirlerde devlet dairelerinin büyükşehirlerdeki mesai düzenine göre çalışması israfın görünmeyen bir şeklidir.)

 

Dayanışma sandıkları, gönüllü çalışma birlikleri oluşturulmalı, İMECE canlandırılmalıdır. Ormanlar, bağlar, bahçeler fisebilillah çalışarak temizlenmeli, ekilmeli, dikilmelidir. Ekmeğimizi gerekirse taştan çıkaracağımız bir verimlilik, bir kardeşlik, bir dayanışma sağlanmalıdır. Bir millet olarak kaybettiklerimizi bize kazandıracak okuma, öğrenme, yetişme, gelişme dernekleri kurmalıyız. Başımızdakilerden hesap soran, hesap veremeyene layığını veren bir millet olmalıyız. Allah Cümlemize Yardım Etsin. Çocuklarımızın bahtını açık etsin.


Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

banner83

banner26